ADKH 10. yıl etkinliği gerçekleştirdi

Avrupa Demokratik Kadın Hareketi’nin “Tarihin Sessizliğine Işık Tutan Kadınlara” atfen düzenlemiş olduğu 10. yıl etkinliği Almanya’nın Frankfurt kentinde 18 Mart 2017 tarihinde gerçekleştirildi

HABER MERKEZI (20.03.2017)- Avrupa Demokratik Kadın Hareketi’nin “Tarihin Sessizliğine Işık Tutan Kadınlara” atfen düzenlemiş olduğu 10.yıl etkinliği Almanya’nın Frankfurt kentinde 18 Mart 2017 tarihinde gerçekleştirildi.
Devrim, sosyalizm ve komünizm mücadelesinde yitirilenler anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başlatılan program, ADKH adına dönem temsilcisinin açılış konuşmasıyla devam etti.Yapılan açılış konuşmasında Newrozun selamlanmasıyla başlanarak “Baskı ve zulme karşı devrimci Kawa´nın yakmış olduğu ve bugünlere dek ezilen halkların elinde bir direniş silahına dönüşen Newrozun coşkusuyla Avrupa Demokratik Kadın Hareketi 9. Dönem Komisyonu adına hepinizi devrimci duygularımızla selamlıyoruz.Newroz Piroz be!“ denildi. Etkinliğin gerçekleştirilmesine de vesile olan,ADKH’nin 10 yıllık kurumsal-örgütlü mücadele tarihi de anlatılarak „Bundan tam 10 yıl önce kadının dilini,tarzını,yüreğini,bilincini ve eylemini özgürlük kavgasına katmak için Avrupa Demokratik Kadın Hareketini hep birlikte inşa edelim sözleriyle yola çıktık.Asırlardır biz kadınların söz söyleme ve itiraz etme hakkı elimizden alınarak,erkek egemen-ataerkil sınırlar içinde yaşamaya mahkum edilip günümüze kadar gelindi.Tüm baskılara rağmen sisteme karşı yürütülen mücadelede,ezilen sınıf,cins,ulus ve kimliklerin örgütlü cephesinde yer alsak da geçmiş ve günümüz mücadelesi göstermiştir ki kendi özgün sorunlarımıza çözüm üreterek öncüleşemediğimiz müddetçe,tüm insanlığın kurtuluşundan ve toplumsal değişimden bahsetmek zordur.Bunun için biz kadınlar,önce içimizdeki egemeni,sonra tüm ezenleri tutuşturarak,hareket temelimiz olan sosyalist bilimi içselleştirerek,sürekli değişerek ve değiştirerek ilerleyen bilincin oynayacağı rolle,yeni bir toplumu kendimizle birlikte yaratmalıyız-yaratabiliriz“ denildi.
Yapılan açıklamada 18 Mart’ın aynı zamanda „Politik Tutsaklarla Uluslararası Dayanışma Günü“ olduğu da hatırlatılarak „bu anlamlı etkinliğimizi gerçekleştirmekte olduğumuz 18 mart tarihi aynı zamanda dünya genelinde,zulmün zindanlarında esir tutulan politik tutsaklarla dayanışma günüdür.Bugün,başta Türkiye-Kuzey Kürdistan‘da olmak üzere dünyanın dört bir yanında onbinlerce politik tutsak ağır bir tecrit işkencesi altında teslim alınmaya çalışılıyor.Sömürü,baskı ve zulme karşı sürdürülen mücadele esnasında tutsak düşen bütün devrimcileri-demokratları ilericileri sizler şahsında birkez daha selamlıyor,bütün zindanlari yıkana dek mücadelemize devam edeceğimizi haykırıyoruz.“ denildi. Ekim devriminin 100. Yılı’nın da selamlandığı etkinlikte „İnsanlık tarihinde bir tekrarının yeniden yaşanabilmesi çin yüzyıldır feyiz alarak mücadele ediliyor. Ezilenlerin şöleni.. dünyanın ilk proleter Devleti.. ilk proleter demokrasinin ilanı.. proleter ekonominin inşası, yani işçi devleti..
Özel mülkiyeti yerle bir ederek yeni bir toplumu mümkün kılan proletaryanın Devleti.
Sovyet iktidarı toplumun inşasında kadının kurtuluşunu, erkeğin kadın üzerindeki egemenliğini, köklü ele alarak kadın işçilerinin ve tüm alandaki kadınlar için özgün çalışmalar ve politikalar ürettiler. “Bütün iktidar sovyetlere” sloganıyla kadın kitlesini devlet yönetimlerine almasını sağlayarak kadının kurtuluşunu sosyalizmle taş kaldırmıştır. Böylece tarihte ilk kez kadının politik, ekonomik ve hukuksal eşitliğini sağlamış oldu. Bunu bolşevik parti programına da alarak kalıcı hale getirmeyi amaçlamıştır. Tüm insanlığın kurtuluşu, özgür bireylerin ve toplumun müjdecisi olan Ekim Devrimi‘ni yüzüncü yılı vesilesiyle selamlıyoruz.. Paris komünü deneyiminden Sovyet deneyimine dek uzanan insanlığın kurtuluşunun adı olan Sovyet Devrimini coşkuyla selamlıyoruz. Kadın tarihinin önderleri olan ve devrimle sembolleşen Nadya Krupskaya, Aleksandra Kollontai, İnnesa Arman ve onlarca önder kadını mücadelemizin coşkusuyla yeniden selamlıyoruz Yaşasın Ekim devrimi..“ denildi.
Genel güncel gelişmelere de değinilen açıklamada kurumsal olarak referanduma ilişkin “Hayır„ tavrı ifade edilerek açıklama sonlandırıldı.
Etkinlik programı,Dünya Kadın Konferansı’ndan, enternasyonal seçim birliğinden ve MLPD’den temsilcilerin enternasyonal mücadeleyi yükseltme çağrısı eşliğinde etkinliğin selamlanmasıyla devam etti. HDP Milletvekili Tuğba Hezer’in de konuşma gerçekleştirdiği program, direnen kürt kadınlarının mücadele tarihi ve kadınların ortak mücadele vurgusuyla devam etti, referandum gündemine de değinilen konuşmada kitleler güçlü,coşkulu,inançlı ve umutlu olarak hayır demeye çağrıldı.

Ezidi Meclisi’nden temsilcinin de konuşmasıyla devam eden programda yapılan konuşmada „elimizdeki son verilerle halen 21.yüzyılda 7 bin Kadının DAİS in elinde tecavüz ve işkenceye uğruyor,bu durum dinler arasındaki tahammülsüzlüğün bir sonucudur“ denilerek toplumun değişim mücadelesine olan acil ihtiyacın altı çizildi. Şengalli ezidi kadınların geliştirdikleri özsavunmaya da değinilen konuşmada artık Şengalli kadınların politik ve askeri olarak orgütlendiklerini, bir ordusu bir partisi olduğu, böylece kendi kaderlerini aşirete, abiye, babaya dayıya teslim etmediklerini ve DAİS elindeki kadınların kurtulması için de mücadele yürütüldüğü ifade edildi.Geçmiş gelenekte tecavüze uğrayan kadının bizzat kendisinin suçlanarak saçlarının kesilmesinin ardından „intihar“ etmesi istenir ve yapılırken; bugün kendisine zulmedenlere özsavunma hakkıyla örgütlü cevap verilen bir kadın bilinci olduğu ifade edilerek konuşma ortak mücadele çağrısıyla sonlandırıldı. Avrupa’da yaşayan mülteci kadınlara dair çalışmalar yürüten Women in Exil örgütünün temsilcisinin de yapmış olduğu konuşmada çalışmalara dair bilgiler verilirken; aynı zamanda avrupada yaşayan mültecilerin somut sorunları da ifade edildi.
Sosyalist Gençlik Hareketi ve Yeni Kadının sahnede selamladığı etkinliğe aynı zamanda ADHK ve SKM de dayanışma mesajları gönderdiler.
Flamenko dans grubu ve Frankfurt Erbane grubunun performanslarını sergilediği etkinliğin Kültür-Sanat bölümünde aynı zamanda Grup Alamor,Trio Mara,İpek Rençber,Necla Saygılı da kitleyle beraber ezgilerini seslendirmelerinin ardından ADKH adına yapılan kapanış konuşmasının ardından etkinlik sonlandırıldı.

 

Önceki İçerikKBDH: Hayır’ı tarihi ve devrimci bir görev olarak görüyoruz
Sonraki İçerikDHF: Cejna Newroz pirozbe!