Halklarımızı katlederek ülkemizi tam bir kan deryasına çeviren faşist diktatörlük halklarımızın gencecik oğullarını ve kızlarını katletmeye devam ediyor. Dersim’de 3 TKP/ML-TİKKO gerillasını hunharca katleden devlet, İstanbul’da da Halk Cephesi üyesi Dilek Doğan’ı katletti. Fakat nafile! Faşizm er yâda geç akıttığı kan deryasında boğulmaktan asla ve asla kurtulamayacaktır
HABER MERKEZİ (26.10.2015)-Faşist diktatörlük halklarımıza pervasız biçimde saldırmaya ve halklarımızın kanını akıtmaya devam ediyor. Tarihi kan ve zulüm üzerinden inşa edilmiş olan faşist devlet bu barbar niteliğini daha da ilerleterek kitlesel katliamlara başvurmaktadır. Suruç’la başlayan ve Ankara ile devam eden kitlesel vahşi katliamlar gerçeği bunu açıkça göstermektedir. Gerçekleştirilen bu kitlesel katliamlarla faşizm giderek yükselen ve mayalanmakta olan toplumsal mücadeleyi bastırmayı hedeflemektedir. Bu son kitlesel katliamlar da göstermektedir ki faşizmin önümüzdeki dönem saldırı konsepti daha pervasız ve kanlı olacaktır. Dolayısı ile devrimci ve komünist güçler başta olmak üzere bütün ilerici toplumsal dinamikler bu gerçekliği görerek hazırlık yapmalı ve konumlanmalıdırlar.
Fakat şunu çok açık bir şekilde ifade ederiz ki dün olduğu gibi bugünde hiçbir gerici ve barbarca saldırganlık halklarımızın özgürlük ve kurtuluş mücadelesini engelleyemeyecektir. Halklarımızı katlederek ülkemizi tam bir kan deryasına çeviren faşizm mutlaka ama mutlaka akıttığı kan deryasında boğulmaktan kurtulamayacaktır.
Dilek Doğan’ı mücadelemizde yaşatacağız!
Devletin geleneksel katliamlarına bir yenisi daha eklendi. Halk Cephesi üyesi Dilek Doğan yaşadığı Armutlu’da evi devletin katil sürüleri tarafından basılarak ailesinin gözleri önünde vuruldu. Ağır yaralanan Doğan günlerce hastanede verdiği yaşam mücadelesine yenik düşerek ölümsüzleşti. Her katliamda olduğu gibi yine devlet bu katliamda da meseleyi çarpıtarak kendini aklamaya çalıştı. Fakat artık bizler berrak biçimde bilmekteyiz ki Dilek Doğan’ı hedef seçerek katleden devletin ta kendisidir. Hiçbir çarpıtma ve manipülasyon bu gerçeği değiştiremez. Dilek Doğan şahsında devletin katil zebanileri tarafından hunharca katledilen halklarımızın gencecik oğullarının ve kızlarının devrimci anıları önünde bir kez daha saygıyla eğilirken anılarını yaşatacağımıza söz verdiğimizi belirtmek isteriz.
Devrimin sıra neferleri..Cengiz, Hakan, Özgüç…unutmayacağız!
Halkların özgürlük ve kurtuluş mücadelesinde 3 halk savaşçısını, 3 devrim neferini daha güneşe uğurladık. Dersim/Mercanlar’da devletin havadan ve karadan aynı anda gerçekleştirdiği baskında 3 TKP/ML-TİKKO savaşçısı katledildi. Saldırıya tereddütsüz olarak çatışarak cevap veren halk savaşçılarından Cengiz İçli, Hakan Çakır ve Özgüç Yalçın direniş sloganları ile şehit düştüler. Onların uğrunda yaşamlarını tereddütsüzce feda ettikleri halklarımızın özgürlük ve kurtuluş mücadelesi onların kanlarıyla daha da perçinleşmiştir. Halkların kurtuluş mücadelesinde yaşamlarını yitiren 3 halk savaşçısının devrimci anıları önünde bir kez daha saygıyla eğiliyoruz.
Gencecik bedenleri ile devrimin toprağını sulayan özgürlük savaşçılarını asla ve asla unutmayacağız. Onlara sözümüz daima kavga ve devrim olacaktır.
