Cumartesi Anneleri: Yavrularımızın kemiklerini istiyoruz / Foto Haber

Cumartesi Anneleri 600’ncü haftada yine Galatasaray Meydanı’nda, kayıplarının akıbetini sordu ve kaybedenlerin ortaya çıkarılarak yargılanmasını istedi. 600’ncü haftadaki buluşmaya yüzlerce kişi katıldı

İSTANBUL (24.09.2016) – Cumartesi Anneleri 600’ncü haftasında yine Galatasaray Meydanı’ndaydı. Eyleme katılan yüzlerce kişi, kayıpların fotoğraflarını taşıdı ve adalet istedi.

27 Mayıs 1995’ten bu yana Cumartesi Anneleri, her hafta olduğu gibi bu haftada Galatasaray Meydanı’nda buluştu. Eyleme katılan yüzlerce insan kayıpların bulunmasını ve kaybedenlerin yargılanmasını istedi.

Cumartesi Anneleri’nin sesine ses katmak için, 600’ncü hafta dolayısıyla dünyanın da pek çok yerinde destek eylemlerinin yapıldığı belirtildi. 600’ncü haftada ilk olarak Hayrettin Eren’in annesi Elmas Eren konuştu.

Yavrularımızın kemiklerini istiyoruz

Elmas Eren konuşmasında 36 yıldır çocuğunu aradığını, gözyaşının kuruduğunu söyledi. Eren konuşmasında “36 yıldır artık sonu gelmeyecek mi? Şimdiki Cumhurbaşkanı, o dönem başbakandı ve bu sorunu Haziran ayında çözeceğini söyledi. Kaç haziran geçti, yavrularımızın kemiklerini istiyoruz” dedi.

Cumartesi Annesi Hanife Yıldız ise konuşmasında “Böyle giderse bir 600 hafta daha burada oluruz. Dünyanın her yerinde kaybedilen ve katledilenlerin önünde saygıyla eğiliyorum. Biz susmayacağız, kayıplarımızı arıyoruz, hesap soruyoruz” dedi.

Eylemlere katılan ikinci kuşan adına konuşan Esra Tosun ise, “Korkması gereken biz değiliz koruması gerekenler gözaltında işkence yapanlar, gözaltında kaybedenlerdir. Korkması gereken şehirleri tanklarla yıkanlar, bodrumlarda insanları diri diri yakanlardır” dedi.

“Kayıplarımızı aramaktan, adalet, hakikat ve barış istemekten vazgeçmeyeceğiz”

Basın açıklaması Cumartesi Anneleri adına Serpil Taşkaya yaptı. Açıklamada, 27 Mayıs 1995 yılında başlatılan “Kayıplarımızı istiyoruz” talebiyle başlatılan barışçıl direnişin 600’ncü haftası olduğu belirtildi.

“Talebimiz açık ve net: Gözaltında kaybedilenlerin akıbeti açıklansın. Kaybedenler yargılansın. Bir daha hiç kimse gözaltında kaybedilmesin” denilen açıklamada, 600 haftadır mücadele edildiği ancak kayıpların bulunması ve kaybedenlerin yargılanması için hiç bir siyasi irade ortaya konulmadığı vurgulandı.

Açıklamada devamla, yargının yurttaşın değil iktidarın hizmetinde olmasının, hukuksuzluğu ve adeletsizliği beraberinde getirdiği söylendi ve “Hukukun üstünlüğü, adaleti ve demokrasiyi imkansız kılan bu durumun ısrarla sürdürülmesi, kayıplarımıza ulaşma, faillerinden hesap sorma mücadelemizin önündeki en büyük engeli oluşturuyor. Bu nedenle, adına “adalet” sözcüğü taşıyan bir partinin on dört yıllık iktidarında Türkiye, adaletin ulaşılamadığı bir ülke olmaya devam ediyor” ifadelerine yer verildi.

Çok sayıda AİHM mahkumiyetine, Meclis raporlarına rağmen kayıp davalarının sonuçsuz bırakıldığı belirtilen açıklamada; “Yargılama faaliyetinizi tarafsız bir biçimde ‘dürüst’ ve ‘adil yargılama’ ilkelerine göre gerçekleştirin” denildi.

Eylemde Plaza De Mayo annelerinin de ses kaydı dinletildi.

Önceki İçerikUlucanlar Katliamı Vesilesiyle
Sonraki İçerikYeni Köprü, Eski Havaalanı ve Bir Tutum