Dersim DHF: Faşist CHP devrimci değerlerimizi kullanamaz

CHP ve adaylarının Kaypakkaya geleneğiyle herhangi bir bağı olmadığı gibi herhangi bir ilişkileri de söz konusu değildir olamaz.  Bunu ancak Kaypakkaya’ya dair küçükte olsa bir fikri olmayan cahiller ifade edebilir.O cahillere ve o şahsiyetlere ikazımızdır. Haddinizi bilmeli ve bizlerin sabrını daha fazla zorlamamalısınız!Can ve kan bedeli örülmüş bu geleneği böyle hunharca kullanmanıza izin vermeyeceğiz!

HABER MERKEZİ (21.05.2015)- Dersim Demokratik Haklar Federasyonu ( DHF) yaptığı yazılı açıklamayla, CHP’nin Dersimde yürütmüş olduğu kirli seçim çalışmalarını teşhir etti. Dersim DHF’ nin yapmış olduğu açıklamayı öneminden dolayı yayınlıyoruz.

Uzunca zamandan bu yanadır toplumun büyük bir kesminde genel seçimler vesilesiyle tartışmalar yoğunlaşmış ve  bu alana dönük faaliyetleri hız kazanmıştır. Genel seçimler dolayısıyla bir çok siyaset sürece dair açıklamalar yaparak genel seçimlerde neyi ve neleri hedeflediklerini açıklamışlardır. Bu sürece dair DHF’de diğer örgütler gibi neyi hedeflediğini,genel seçimlere ne rol biçtiğini,ne üzerinden ele aldığını açıklayarak DHF ve HDP’nin ortak açıklamasıyla ittifağın gerçekleştiğini kamuoyuyla paylaşmıştır. Seçim çalışmaları bir çok kesim tarafından devam ederken bu kesimler içerisinde burjuva siyaseti temsil eden AKP,CHP,MHP, gibi siyasi partilerde alanlarda boy göstererek oy devşirmeye çabalıyorlar.Diğer bir yandan da devrimcilerin,sosyalist ve yurtsever kesimlerin oluşturmuş olduğu ittifak güçleride (HDP) tüm imkansızlıklarına ve devletin tüm provakasyonlarına rağmen çalışmalarını sürdürüyorlar. Dengesiz ve bir o kadar adeletsiz bir şekilde geçen seçim sürecine rağmen AKP’nin başkanlık rüyasını kabusa çeviren bir süreçte yaşanmaktadır. Sunni-şeriatçı bir sistemle toplumun bütün kesimlerini tek bir kişinin yönetebileceği tek adam imparatorluğuyla baskıyı, şiddeti,katliamaları meşrulaştıran bir dikta yönetimi kurmaya çalışan AKP iktidarı bu projeyi hayata geçirebilmek için elinden geleni ardına koymuyor. Kendisine risk olarak gördüğü saltanatının önünde engel diye adlandırdığı tüm muhalif güçlere en azgın saldırılarla yönelmektedir.İçerisinden geçmiş olduğumuz bu süreçte devrimci ittifakların önemi daha fazla artmaktadır. DHF esasen süreci bu yönleriyle ele alıp bunun dışında ki tüm gelişmeleri de görerek genel seçim sürecine seyirci kalmayıp bu yönelimlere karşı tavır geliştirmiştir. Genel durumu bu şekilde okuyan DHF tüm halkların ortak mücadelesiyle tekçi faşizan anlayışlara karşı ortak mücedeleyi geliştirme vurgusu yapmış ve devrimci militan karşı koyuşun sonuç getireceği anlayışıyla hareket etmiştir.Bu genel tabloya kısa bir değini yaptıktan sonra esas olarak faaliyet yürüttüğümüz alanlardan biri olan Dersim’de yaşanan gelişmelere ve yaratılmak istenen algı operasyonlarına yönelik bir açıklama yapma gerekesinimi doğmuştur.Dersim’de CHP’nin yalanlar ve çarpıtmalar üzerine seçim çalışması inşa edip Dersim halkını kendisine yedeklemeye çalışması duygu sömürüsü üzerinden siyasi randını güçlendirme çabaları açıklamamızı zorunlu kılmıştır.Dersim’in değerlerini kullandığı yetmezmiş gibi Devrimci önderlerin isimlerini kullanarak bu önderleri seçime meze yapma ahlaksızlığı içerisine girişmişlerdir. DHF olarak bu duruma sessiz kalamayacağımız gibi bu yaşanan gelişmeleride Dersim halkıyla paylaşmak ve bu kesimlerin gerçek yüzünü teşhir etmek bizim cephemizden önemli olduğu kadar anlamlıdır da.

CHP ve temsil etmiş olduğu anlayış dersim’de yaşanan acıların sorumlusudur; Dersimi temsil edemezler!

Dersim’de doğmuş yaşamış her insan zulmün ne olduğunu çok iyi bilmektedir. Dersim halkı onlarca yıldan bu yanadır,egemenler cephesinden her defasında katliamlardan geçmiş yok sayılmış,sürgünler yaşamış,dilinden,kimliğinden,inancından ve kültüründen dolayı zulmün en büyüğünü yaşamış kadim bir halktır.. Devletin özel olarak çıpan başı olarak nitelendirildiği Dersim her süreçte katliamlardan geçmesine rağmen dilinden,kimliğinden,inancından taviz vermeyerek onurlu kararlı mücadelesini sürdürmüştür. CHP ve temsil etmiş olduğu anlayış Dersim’de yaşanan acıların başlıca sorumlusu olarak karşımızda durmaktadır. Halkçı söylemlerle kendini aklamaya çalışan CHP hiç bir şekilde katliamcı yüzünü gizleyemeyecektir. CHP’nin tarihsel sürecine baktığımız zaman her katliamın altında imzası olduğu açık seçik bir şekilde görülecektir. 1938’de soykırımın mimarı olan 2000 sürecinde’de onlarca devrimciyi hapishanelerde canlı canlı yakan bu zihniyet dün ne ise bugünde katliamcı geleneğinden taviz vermeyerek hareket etmektedir. AKP,MHP ne kadar inkarcı ve gericiyse CHP’de bizler nazarında o kadar gericidir.Çünkü aralarında herhangi bir fark olmadığı gibi siyasi özleride aynıdır. Hepsi faşizmi temsil edip,küçük bir azınlığın çıkarını koruyarak bizlerin emeği ve alınteriyle kendi varlığını sürdürüyor.. Halkın çıkarını savunanlar esasta halkın çıkarları için bedel ödeyen, şehit düşen tutsak düşenlerdir. Grevlerde,sokaklarda,barikatlarda ancak halkların çıkarları savunulabilir. Kürsülerden konuşarak methiyeler dizerek halkın çıkarları savunulamaz. Bizlerin hiç bir acısına ortak olmayanlar bizlerin acılarını göz yaşlarını dindiremez. Ancak ki acılarımıza tuz basarak daha da derinleştirirler. Bizlerin yani tüm ezilen sömürülen yok sayılan inkar ve imhadan geçen tüm halkların bu gerçeği görerek hareket etmesi gerekmektedir. Güzel sözlerle,halkçı söylemlerle ne devrim olur nede devrimci olunur.Onların tek amacı ezilen halkların duygularını suistimal ederek kendilerine yedeklemektir. Tüm bu yalanları teşhir etmek bizleri oy deposu olarak gören bu kesimlere karşı mücadele etmek doğru olandır. Kendi kaderimizi kendimizin inşa edeceği bir toplumsal sistem yaratılmadan özgürlüğün,eşitliğin,barışın sağlanmayacağı aşikardır. Bundan dolayı genel olarak tüm halkların özelde de Dersim halkının bu bilinçle hareket etmesi ve mücadele etmesi tarihsel bir sorumluluktur. Bilinmelidir ki bu topraklarda AKP,MHP ve CHP’ye verilecek her oy acılarımızı tazeleyecek ve daha fazla zulmün,sömürünün,inkarın önünü açacaktır. Bu anlamıyla tüm Dersim  halkının yapılan ittifağa kenetlenmesi ve tüm gerici partilere gerekli cevabı vermesi gerekmektedir.

Dersim’ de bir garip CHP senaryosu ve bizden CHP ve adaylarına açık ihtar!

Dersim’de seçim çalışmaları başladığı andan bugüne kadar CHP ve adayları tüm köyleri gezerek ne kadar yaman ”devrimci” olduğunu kanıtlamak için tüm yeteneklerini ortaya koymuştur. O derece kendilerini kaptırmışlardır ki nerdeyse biz” komünistiz” demeye kadar götürmüşlerdir. Bizim faşist CHP bir anda olmuş ”Komünist CHP” vay halimize diyesimiz geliyor.  CHP ve adaylarının marifetleri bunlarla da sınırlı değil!Köylüye ceviz ağacı dağıtımından,Pülümür’de erzak dağıtımına,anneler günü vesilesiyle köylerde şal ve şalvar dağıtımına kadar (anneler gününü kutlamalarına  nedense genel seçimlerde akıllarına gelmiştir.Sanki geçtiğmiz 5 yıl içerisinde anneler günü hiç yaşanmamış gibi hareket etmeleri oldukça gülünç ve budalaca bir durumdur) çalışmalarını bir üst seviyeye çıkarmışlardır. Bizler biliyoruz ki bunlar köylüyü,anneyi,çobanı ve işçiyi de  ancak seçimlerle hatırlarlar.Bundan kaynaklı bu durumun bizi hiç şaşırtmadığını ifade edebiliriz. Dün AKP’yi bu yöntemleri kullandığı için eleştiren CHP bugün Dersim’de AKP’nin geçtiğimiz seçimlerde kullanmış olduğu yönteme başvurup oy kazanmak istemektedir. CHP’nin bu senaryosu ne kadar başarılı olur bilmiyoruz ama oyuncuların oldukça profesyonel olduğunu görebiliyoruz. Bu meselelere kısa bir giriş yaptıktan sonra esas meseleye geçip derdimizi meramımızı açık bir dille Dersim halkına aktaralım.

Değerli Dersim halkı,yoldaşlar,dostlar.Sizinde çok yakınen takip etmiş olduğunuz genel seçimler Dersim’de yapılan ittifakla birlikte son derece olumlu karşılanmış ve bu olumluluk diğer çevreleri oldukça rahatsız etmiştir.Bu rahatsızlığın izdüşümü olarak CHP ve adayları seçim çalışmalarını yürütürken özelde DHF’nin değerleri ve önderleri,genel olarakta Dersimin tüm değerlerini kullanarak seçim çalışması yürütmektedir. Gitmiş oldukları hemen hemen tüm  yerellerde,özelde ise etki gücümüzün yoğun olduğu ilçeler ve köylerde (Ovacık,Mazgirt, Hozat,Geyiksuyu vb )yoğunlaşmaktadırlar.”Bizler Kaypakkaya’cıyız, bizlerde DHF’yi benimsiyoruz, bizde bu gelenekten geldik” şeklinde argümanlar kullanarak algı yönlendirmesi içerisine girmektedirler.Bunun yanı sıra CHP adayının;Dersim halkının,devrimci kamuoyunun ve bizlerin sahiplendiği devrimci mücadele içerisinde şehit düşen Cafer CANGÖZ’ün akrabası olması,bu değerler üzerinden nemalanarak hareket etmesi oldukça pervasız ve haddini aşan bir durumdur.” KAYPAKKAYA vurgusu yaparak” ben şu devrimcinin akrabasıyım” söylemleri, bu gelenek içerisinde ölümsüzleşenleri anarak açılış yapması manidardır! Düne kadar KAYPAKKAYA adını ağzına almayanlar, bir kez dahi bu değerlerden bahsetme gereksinimi duymayanlar genel seçim vesilesiyle en kızıl” Kaypakkayacı” olarak başımıza kesilmişlerdir.Kaypakkaya geleneğinin Dersim’de güçlü olduğunu bilen CHP,bu argümanlara bilerek ve isteyerek başvurmaktadır!Temel amaç bu söylemlerle hareket edip Dersim halkının duygularını sömürme gayretidir!Bu değerlerin bu kadar pervasızca kullanılıp seçimlere meze yapılmasına ne biz ne de Dersim halkı müsade edecektir. Faşist bir parti içerisinde oldukları yetmezmiş gibi birde utanmazca devrim ve demokrasi şehitlerinin adlarını ağızlarına alarak onları kirletiyor ve lekeliyorlar! Bu şahsiyetlerin ”Kaypakkayacı” olması Hitler ve Mussoli’nin sosyalist olduğunu ilan etmesi kadar  ütopik ve gülünçtür. Bu şahsiyetler hadlerini bilmeli ve kendi işlerine bakmalıdırlar!

 Dersim halkına,yoldaşlarımıza,dostlarımıza açık çağrımızdır. CHP ve adaylarının bu iki yüzlü siyaset yapma tarzına karşı tüm Dersim halkı  gerekli tavrı almalı ve gerekli cevabı vermelidir. Değerlerimiz üzerinden siyaset yapanları,değerlerimizi ve önderlerimizi seçime malzeme yapanları bulunduğunuz tüm alanlarda teşhir edin. Duygu sömürüsü ve mağdur edebiyatıyla Dersim halkını alaya alan bu şahsiyetlerin gerçek yüzlerini tüm Dersimliler bilmeli ve ona uygun hareket etmelidirler .CHP ve adaylarının Kaypakkaya geleneğiyle herhangi bir bağı olmadığı gibi herhangi bir ilişkileri de söz konusu değildir olamaz.  Bunu ancak Kaypakkaya’ya dair küçükte olsa bir fikri olmayan cahiller ifade edebilir.O cahillere ve o şahsiyetlere ikazımızdır. Haddinizi bilmeli ve bizlerin sabrını daha fazla zorlamamalısınız!Can ve kan bedeli örülmüş bu geleneği böyle hunharca kullanmanıza izin vermeyeceğiz!

Önceki İçerikGülsuyu ve Gülensuyu’nda seçim çalışması
Sonraki İçerikMetal işçisinin şanlı direnişi işçi sınıfının kavgasına yol gösteriyor