DHF Alibeyköy’de 19 Aralık paneli düzenledi

DHF Alibeyköy örgütlülüğü, 19-22 Aralık Kahramanlık Haftası kapsamında Alibeyköy Demokratik Haklar Derneği’de panel ve müzik dinletisi düzenledi. Panele Eyüphan Başar, Memik Horuz, Seza Mis Horuz ve YDAB temsilcisi konuşmacı olarak katıldı

İSTANBUL (22.12.2014)- DHF Alibeyköy örgütlülüğü, 19-22 Aralık Kahramanlık Haftası kapsamında saat 17.00’de Alibeyköy Demokratik Haklar Derneği’nde panel ve müzik etkinliği düzenledi.

19 Aralık Katliamı’nda şehit düşenlerin anısına 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulan panel, 19 Aralık Katliamı’nı anlatan sine vizyon gösterimiyle devam etti. 

İlk panelist olarak konuşan Eyüphan Başar, 19 Aralık Katliamı’nın sadece bir katliam olmadığını ve katliamın iki yönünün olduğunu belirtti. Birincisinin ideolojik ve siyasi saldırılar olduğunu belirten Başar, ikincisinde katliam yapıldığını kaydetti. 19 Aralık’ın halka yönelik gerçekleştirilmek istenen topyekün savaşın bir parçası olduğunu ifade eden Başar, devletin IMF politikalarının hayata geçirilebilmek için hapishanelerdeki direniş gücünü bastırarak halka gözdağı vermeye çalıştığını açıkladı.  

‘Devlet devrimcileri ya öldürür ya da hapse atar’

Memik Horuz söz olarak, devletin muhalifleri ya öldürerek ya da hapishanelere koyarak susturabileceğini, susturamıyor veya denetleyemiyorsa kendisini başarılı görmeyeceğini açıkladı. Horuz, devletin tutsakları öldürdüğü zaman ise kendisine karşı bir mücadele alanı açılıyorsa öldürmek noktasında da gerilemek zorunda kalabileceğini belirtti. Devletin hiçbir zaman hapishanelerdeki tutsakların direnişini kırma çabasından vazgeçemeyeceğini, verilen mücadelenin tutsaklar üzerinde oluşan baskıyı kısmi olarak da olsa hafifleteceğini ifade etti.

‘Hapishaneler devrimciler için bir okuldur’

Ardından söz alan Seza Mis Horuz konuşmasında, 12 Eylül askeri faşist cuntasının halka karşı yapıldığın belirterek halkı örgütleyenleri baskı altına almak için devrimcilerin hapishanelere konulduğunu ve işkence hanelerde katledildiğini açıkladı. 19 Aralık Katliamı’nda da içerideki devrimci tutsaklar susturulduğu zaman dışarıdakilerin de susturulabileceğini ifade etti.

Söz alan YDAB temsilcisi ise; hapishanelerin okul görevi gördüğünü ifade ederek devlet tarafından hapishaneye konulan tutsakların kolektif yaşamla birlikte militanlaşarak sınıf bilincine eriştiğini kaydetti. YDAB Temsilcisi, devletin bu kolektif-komün yaşamı parçalayabilmek için F tipi hapishanelere ihtiyaç duyarak bu süreci başlattığını söyledi.   

Konuşmaların ardından panel soru cevap bölümüyle devam etti. Ardından Grup Munzur sahne alarak devrim marşlarını söyledi.

Önceki İçerikMaraş’ta tüm engellemelere karşın anma yapıldı
Sonraki İçerikTursun ailesine Baran’ı katleden polis için haciz kararı