İHD İstanbul Şubesi, Gülsuyu’nda çete saldırılarının ardından mahalle halkı, saldırılarda yaralananlar ve görgü tanıklarıyla yaptığı görüşmelerle gözlemlerine ilişkin raporunu düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı
HABER MERKEZİ (14.10.2013)- İnsan Hakları Derneği (İHD) Gülsuyu’nda yaşanan çete saldırılarının ardından mahalle halkı, saldırıya uğrayanlar ve görgü tanıklarının gözlemlerine ilişkin hazırladığı raporu kamuoyuyla paylaştı.
İHD şube binasında yapılan basın toplantısında raporu heyet içerisinde yer alan İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe açıkladı.
‘Polis Hasan Ferit Gedik’in hayatını kaybetmesinden sorumludur’
Sosyalist Gençlik Derneği (SGD) üyesi Cebrail Günebakan’ın çeteler tarafından vurulmasının ardından heyet oluşturarak Gülsuyu’na gittiklerini anlatan Efe, 19 Ağustos ile 9 Eylül tarihleri arasında devrimci demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerle bu incelemeleri yaptıklarını anlattı. Günebakan’a yönelik saldırının ardından ESP üye ve yöneticileri ile ESP Maltepe İlçe Örgütü’ne silahlı saldırı düzenlendiğini ifade eden Efe, yaşanan saldırılara devlet yetkililerinin seyirci kaldığını açıkladı. Aylardır onlarca kişinin yaralanmasına ve kurumların basılmasına kadar pek çok olayın yaşandığı Gülsuyu’nda, Hasan Ferit Gedik’in ölümünün göz göre göre geldiğini ifade etti. Saldırıların ardından suçluların yargı önüne çıkarılması gerektiği halde polisin önleyici hiçbir tedbir almayarak Gedik’in ölümünden sorumlu olduğunu aktardı.
Gülsuyu Mahallesi kentsel dönüşüm projeleriyle ranta açıldı
2009 yılından bu yana mahallede çetelerin arttığını ve tehditlerin yaşandığını açıklayan Efe, mahallenin “Kentsel Dönüşüm Projesi” kapsamında ranta açılmasının yanı sıra çocuk pornosu, uyuşturucu ve fuhuşun mahallede yaygınlaştırılmaya çalışıldığını belirtti.
SGD üyesi Cebrail Günebakan’a saldırının yaşandığı Nurettin Sözen Parkı’nda 4 ayrı açıdan MOBESE kameralarıyla çekim yapılmasına karşın, yetkililerin kameraların hiçbirinin saldırıların yapıldığı anlarda çalışmadığını iddia ettiğini söyledi.
Mahalle halkı tehdit edilerek evlerini terk etmeleri isteniyor
Mahallede yaşayan kadınların da görüşlerini aldıklarını anlatan Efe, kadınların birçoğunun can güvenliklerinden kaygılandıkları için konuşmak istemediğini söyledi. Efe kadınların ifadelerini şu sözlerle aktardı:”Evlerinin kapıları çalınıyor, açıyorlar. Ellerinde silahlar olan bazı kişiler, silahları kadınların bacaklarının arasına koyarak ‘Burayı terk edeceksiniz’ diye tehdit ve taciz ediyor”
Efe incelemeleri sırasında kendilerinin de can güvenliği riski taşıdıklarını anlatarak motosikletli, garip kişilerin kendilerini takip ederek çevrelerinde dolaştığını ifade etti.
Halkın barınma haklarına bir saldırı biçiminde gerçekleşen rant kavgasının tehdidi altında bulunan mahalleyi korumak için devletin hiçbir önlem almadığını anlatan Efe, çete üyelerine yönelik yapılan baskınların göstermelik olduğunu açıkladı.
‘Gülsuyu’nda uyuşturucu, fuhuş ve çocuk pornosu için pazar oluşturulmaya çalışılıyor’
Gülsuyu’nda adaletin işlemediğini anlatan Efe, çetelere karşı mücadele eden devrimcilere yönelik gözaltılar sonucunda 19 devrimcinin tutuklandığını hatırlattı. Efe saldırılarda adı geçen bir çete üyesinin 20 kez gözaltına alınmasına karşın hakkında bir delil olmadığı iddiasıyla serbest bırakıldığını ifade etti. Mahalle halkının ‘polisin çeteleri koruduğu’ düşüncesinde hemfikir olduğunu açıklayan Efe, Gülsuyu’nda yaşanan saldırıların kentsel dönüşüm nedeniyle olmadığını, uyuşturucu, fuhuş ve çocuk pornosunu teşvik eden bir pazarın oluşturulmak istendiğini söyledi. İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, Gülsuyu’nda yaşananların takipçisi olacaklarını anlatarak mahalleye gidip gelmeye devam edeceklerini ifade etti.
İHD’nin mahalleyle ilgili tespitleri
Efe, İHD İstanbul Şubesi olarak mahalleyle ilgili yaptıkları tespitleri şu maddelerle sıraladı:
“1) Mahallede etkin ve yaygın bir soruşturma süreci başlatılarak organize silahlı saldırganlar çeteler ve bu çetelerle direkt veya dolaylı ilişkileri olanlar, silahlı, silahsız şiddet ve saldırı uygulayanlar ve tüm suçluları derhal yargı önüne çıkarılmalı, delillerin karartılmasının önlenmesi için gerekli tüm girişimler yapılmalıdır.
2) Bu mahallede oluşturulan sivil inisiyatifler ve mahalle halkı sürece katılmalı; görüşleri dinlenmeli, önerileri önemsenmelidir.
3) Kentsel dönüşüm projeleriyle, kentin yoksul mahallelerinin yaşanılmaz hale getirileceği, şiddet uygulayanların, suç örgütlerinin cirit attırıldığı alanlar haline getirildiği bir süreç olarak sürdürülmemeli ve bu saldırganlarla çetecileri destekleyen siyasal zihniyet terk edilmelidir.
4) Halkın canını, malını, değerlerini kirleten, yok eden saldırgan çeteler ve onları besleyen, büyütenler tespit edilmeli ve halkın vicdanını rahatlatacak ve huzur getirecek bir ortam sağlanmalıdır.
5) Acilen daha fazla insan yaşamını yitirmeden ve zarar görmeden gerekli tüm tedbirler alınmalıdır.
6) Başta Hasan Ferit Gedik’i öldürenler olmak üzere, silahlı saldırıda bulunanlar yakalanarak cezalandırılmalıdır.
7) Polis, politik muhaliflere ve halka karşı kullandığı şiddeti ve saldırgan tutumunu terk etmeli ve antidemokratik uygulamalardan vazgeçmelidir.
8) Gülsuyu halkının güven ve huzur içerisinde yaşayacağı bir ortama kavuşması sağlanmalıdır.”
