İzmir’de tutuklu DHF’lilerin duruşması ikinci gününde sürüyor (Yenileniyor)

İzmir Bayraklı Adliyesi’nde 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 13’ü tutuklu 9 tutuksuz yargılanan DHF’lilerin duruşması gergin başladı. Duruşma hakimi izleyicilerin ve ailelerin duruşma salonuna girişine salonun dolu olduğu iddiasıyla izin vermedi. Kararı protesto ederek duruşma salonuna giren izleyiciler, aileler, avukatlar ve tutuklu DHF’liler alkışlarla mahkemenin kararını protesto ederken, duruşmaya bir süre ara verildi

HABER MERKEZİ (02.10.2013)- Saat 09.00’da İzmir Bayraklı Adliyesi önünde toplanan DHF üye ve faaliyetçileri ile KESK İzmir Şubeler Platformu üyeleri, 13’ü tutuklu 9’u tutuksuz yargılanan DHF’lilerin duruşması öncesi Adliye önünde bir basın açıklaması yaptı.

KESK Genel Başkanı Lami Özgen eylem sırasında yaptığı açıklamada, KESK işyeri temsilcileri Erol Hanbayat ile Uğur Tepe şahsında, demokratik haklarını kullandıkları ve sendikal mücadele yürüttükleri için tutuklanan DHF’lilerin serbest bırakılmasını talep etti.

’11 aydır tutuklu bulunan arkadaşlarımız serbest bırakılsın’

Özgen’in konuşmasında şu ifadeler yer aldı: “Özellikle son üç yıldır AKP hükümetinin bu ülkenin halklarına ezilen kesimlerine, sosyalistlerine, muhalif kesimlerine yönelik yürüttüğü anti-demokratik, hukuksuz ve ‘kes kopyala yapıştır’malarıyla hazılarlanan operasyonlar peşinen cezalandırmalara yönelik tutuklamalarla sürüyor. (…) Son üç yıldır farklı operasyonlar adı altında üyelerimiz ve demokrasi güçleri adına bu operasyonlar çerçevesinde yüzlerce arkadaşımız gözaltına alındı, tutuklandı ve hala birçok arkadaşımız tutuklu bulunuyor. Yine İzmir’de Demokratik Haklar Federasyonu’na yönelik bu operasyonda iki üyemiz ve 11 arkadaşımız tutuklanmak suretiyle, 11 aydır tutuklu bulunuyorlar. Tutuklu yargılanma süreçlerinin peşinin cezalandırmaya yönelik ezilen kesimleri, muhalif kesimleri (…) Bu bağlamda 11 aydır tutuklu bulunan iş yeri temsilcilerimizden Uğur Tepe ve Erol Hambayat bugün diğer arkadaşlarıyla birlikte duruşmaları görülmektedir. Bu çerçevede bu hukuksuz durumu protesto ediyor ve kınıyoruz.” 

DHF: Demokratik haklar mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğiz

Demokratik Haklar Federasyonu (DHF) adına yapılan açıklamada ise, DHF’nin uzun yıllardan bu yana demokratik haklar mücadelesi yürüttüğü için devletin baskılarına maruz kaldığı, üye ve taraftarlarının tutuklandığı ifade edildi. Açıklamada, bu baskıların yeni olmadığı ve her dönem devam ettiği anlatılarak demokratik haklar mücadelesi yürüten DHF’nin mücadeleyi sürdürmekte kararlı olduğu belirtildi.

DHF tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Meşru ve demokratik mücadelemizi yasa dışı tanımlayarak, mücadelemizin meşru ve demokratik muhtevasını yok edebileceklerine, bu mücadeleyi sindireceklere inananlar bu yolla arkadaşlarımızı teslim almaya çalışanlar bilmelidirler ki hiçbir saldırı, baskı ve uygulama, bizim ezilen milyonlarca emekçinin haklı davasıyla bir bütün olan demokratik ve meşru mücadelemizi engellemeye yetmeyecektir. DHF ve bileşenleri üzerinde yoğunlaşan baskı ve sindirme politikalarını politik kitle faaliyetlerine yoğunlaşarak ve daha fazla örgütlenerek boşa çıkaracağız.
DHF üye ve taraftarları faaliyet alanlarında mücadeleyi daha fazla sahiplenerek bu kararlılığı temsil etmeye devam edeceğiz.”
DHF’nin açıklamasının ardından aileler adına Hediye Hanbayat bir açıklama yaptı. 

Yapılan eylem sırasında kitle, “Yaşasın devrimci dayanışma” , “Devrimci tutsaklar onurumuzdur” sloganlarını atarken, tutuklu DHF’lilerin fotoğraflarını taşıdı. DHF eylem sırasında “Sömürü ve Zulüm Saltanatına Karşı Halkın Haklı Mücadelesini Yükseltelim. Gözaltı Ve Tutuklama Terörüne Son” , “Ezilenlerin Mücadele Tarihini Savunarak Demokratik Haklarımız Ve Özgürlüklerimiz İçin Mücadele Etmek Suç Değildir” yazılı Kürtçe ve Türkçe yazılı pankartları açtı. KESK İzmir Şubeler Platformu da “Hukuksuzca Tutuklanan Arkadaşlarımız Serbest Bırakılsın Adalet İstiyoruz” pankartıyla eylemdeki yerini aldı.

Yaşanan arbedede avukatlar, izleyiciler ve aileler tartaklandı

İzmir Bayraklı Adliyesi’nde 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 13’ü tutuklu 9 tutuksuz DHF üye ve faaliyetçilerinin yargılandığı davada duruşma için saat 10.00’da salona alımlar başladı. Duruşma sırasında ailelerin ve izleyicilerin mahkeme salonuna girmesi, salon dolu olduğu iddia edilerek engellendi. Avukatlar mahkemeye itiraz ederek ailelerin duruşmaya alınmasını talep etti. Bu sırada yaşanan arbedede polisler avukatları tartakladı. Duruşma salonuna giren izleyiciler, avukatlar ve tutuklular alkışlarla mahkemenin tavrını protesto etti. Yaşanan gerginlik üzerine tutuklu DHF’liler zorla mahkeme salonundan çıkarılırken, duruşmaya bir süre ara verildi.

Avukatların talebi reddedildi

Verilen aranın ardından tutuklu DHF’liler yeniden mahkeme salonuna alındı. Duruşma başlamadan avukatlar izleyici sıralarında bulunan sivil polislerin dışarı çıkarılarak ailelerin ve izleyicilerin salona alınmasını talep ederken, duruşma hakimi bu talebi reddetti. Duruşma 13 tutuklu, 9 tutuksuz DHF’linin kimlik tespitinin yapılmasıyla yeniden başladı.

Tutuklu yargılananların DHF’liler şu isimlerden oluşuyor: Eylem Yıldız, Mine Sargın, Fatma Akgül, Yeşer Aydın, İsmail Avan, Erol Hanbayat, Binali Yıldız, Şenol Akyıldız, Murat Karaman, Uğur Tepe, Deniz Kısmetli, Başar Tür, Fevzi Demirpençe.

Tutuksuz yargılanan DHF’lilerin isimleri ise şöyle: Başak Öztaş, Hasan Tufan, Hakan Polat, Erdal Laço, Mertcan Önal, İsmet Çelik, Zafer Doğan, Poyraz Yöntem, Aysun Düşkün. Duruşması devam eden DHF’lileri 25 avukat savunuyor. Duruşma başlamadan önce avukat Nazan Aktaş mahkemeye bir itirazda bulunarak soruşturmanın 08.04.2011 tarihinde başlatılmasından dolayı daha önceden yapılan ortam dinlemelerinin kayıtlarının davada yer almamasını talep etti. Aktaş’ın adil yargılamanın olmayacağı ve usule uygun olmadığı gerekçesiyle yaptığı itiraz mahkeme tarafından reddedildi.

Şenol Akyıldız savunmasını yaptı

Duruşmada ilk savunmayı tutuklu DHF’li Şenol Akyıldız yaptı. Akyıldız savunmasında İzmir’de bulunan Dersim Kültür Derneği başkanı olduğunu ifade ederek dernek gelirlerini yasa dışı örgütü aktardığı iddiasının gerçekliği yansıtmadığını söyledi. Dersim Kültür Derneği’nin yasal bir dernek olduğunu, dernek gelirlerinin devlette kayıtları bulunduğunu ve Dernekler Masası tarafından denetlendiğini, yasa dışı örgüte para aktarma iddialarının gerçekliği yansıtmadığını açıkladı. Akyıldız, demokratik bir dernek üyesi olan DHF’lilerin savcılık iddianamesinde hayal ürünü ve gerçek dışı senaryolarla suçlandıklarını, demokratik eylemlere katıldıkları için yargılanan DHF’lilerin demokratik haklarını kullandıkları için suçlu olarak görülemeyeceğini ifade etti. Kendisinin de DHF üyesi olduğunu söyleyen Akyıldız, DHF’nin yasal bir dernek olduğunu, faaliyetlerinin yasal olduğunu fakat savcılık iddianamesinde hiçbir somut delil ve açıklama olmadan DHF yerine MKP yazıldığını ifade etti.

İddianamede iş için dağıttıkları broşürler örgütsel doküman olarak gösterildi

Akyıldız, arkadaşı Erol Hanbayat ile yaptığı telefon görüşmesinde bir arkadaşlarına şaka yollu “Ondan hesap soracağız” şeklinde kullandığı ifadeler nedeniyle, bu ifadelerin örgüt faaliyeti olarak iddianamede yer aldığını anlattı. İddianamede Uğur Tepe ile birlikte iş için İzmir’in her tarafına dağıttıkları broşürlerin tespit edilmeden yasa dışı doküman olarak yansıtıldığını açıklayan Akyıldız, dernekte yapılan ortam dinlemelerinde yapılan siyasi sohbetlerle Yıldırım Türker ve Nuray Mert ile ilgili yorumların iddianameye geçmesinin bile gerçek dışı olduğunu ifade etti. Akyıldız, Başbakan’ın konuşmasında nasıl “PKK çekildi” ifadelerini kullanıyor diye suçlanmıyorsa, dernekte yapılan siyasi yorumların da suç unsuru teşkil edemeyeceğini söyledi.

Akyıldız ayrıca 1970’li yıllarda yaşandığı söylenen devrimcilerin birini dövdüğü şeklindeki bir olay nedeniyle suçlandığını, kendisinin 1981 doğumlu olması nedeniyle böyle bir iddianın absürt olduğunu söyledi.

Duruşma verilen aranın ardından saat 13.30’da yeniden başladı.

6 DHF’li duruşmada savunmasını yaptı

Bugün savunması alınanlar Şenol Akyıldız, Erol Hanbayat, Fevzi Demirpençe, Binali Yıldız, İsmail Avan, Fatma Akgül.

Binali Yıldız savunmasında DHF’nin demokratik, eşit ve adil bir yaşam için mücadele yürüttüğünü belirterek, iddianamenin somut delillere dayanmadığına ifade etti. Kendi tutuklanmalarına benzer iddialarla Adana ve Ankara’da tutuklananların serbest bırakıldığını açıkladı.  

Fevzi Demirpençe ise savunmasında, İzmir DHD’nin hiçbir yasa dışı örgütle ilgisi olmadığını belirterek işi gereği diğer illere gitmesinin örgüt faaliyeti olarak yansıtıldığını, telefon dinlemelerinde söylediklerinin çarpıtılarak iddianamede ‘delil’  olarak sunulduğunu vurguladı.

Saat 17.30’da sona erdirilen duruşma, yarın diğer tutuklu DHF’lilerin savunmasının dinlenmesiyle devam edecek.  

Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

 

Önceki İçerikAmed’de on binler ‘demokratikleşme paketini’ protesto etti
Sonraki İçerikRedHack, ADHK Sempozyumu’na katılıyor!