Mülteciler Hoş Geldiniz!

Savaşa, yoksulluğa, açlık ve ölümlere karşı yapılan protestonun oldukça etkili olduğu gözlendi. Yürüyüş öncesi toplumsal baskının etkisini hisseden başbakan Cameron, bir açıklama yaparak 100 milyon sterlin yardım yapılacağını belirtmek zorunda kaldı. Ve nihayet kitlesel baskının yarattığı etki ile 2015 -2020 arasında 20 bin göçmenin Britanya’ya kabul edileceğine vurgu yaptı

LONDRA (13.09.2015) 14 Eylül’de bir araya gelecek olan Avrupa Birliği Liderleri göçmen krizini görüşmek için toplanacak. Birçok emperyalist sistemin liderleri ve yönetimleri gibi İngiliz hükümeti de mevcut soruna tamamen duyarsız olduğu biliniyor. Kendi politik sorumlulukları yokmuş gibi, Orta-Doğu’da savaşların, yıkımların, insan kıyımının sorumluları değilmiş gibi, yıkım, açlığın kaçınılmaz sonucu olarak ortaya çıkan acılı göçmen kadınların, yaşlıların, çocukların ölümlerinden, boğulmalarından esas sorumlular değillermiş gibi suskun ve gayet pişkin davranmaktadırlar. Britanya’daki sistemin bütün partileri suskun!  Bu arada İşçi Sınıfının azılı düşmanı İşçi Partisi ise sözde sosyalist birini 12 Eylül günü seçmiş oldu. Gündemlerinde, çıkarları ve egemenlikleri için göçmenlere ve onların ülkelerine verdikleri ağır tahribat hemen hemen yoktu. 

On binler Mülteciler için sokaklara aktı

Bu amaçla göçmenlerin yaşamlarının korunması ve ihtiyaçlarının karşılanması için sendikalar, ilerici kurumlar, İnsan hakları savunucuları harekete geçerek 12 Eylül 2015 günü sokağa çıkmak ve İngiliz Hükümetinin göçmenlerin haklarını kabul etmesi için 12 Eylül Cumartesi Günü “Ulusal Eylem Günü” ilan Edildi” Savaş Karşıtı Koalisyon, Faşizme Karşı Birlik, ırkçılığa karşı Ayağa Kalk, Göçmen Hakları Ağı, Tasarrufa Karşı Halklar Meclisi, Yabancı Düşmanlığına Karşı Hareket gibi kuruluşlar önderliğinde on binlerce insan sokaklara çıktı. 

Savaşa, yoksulluğa, açlık ve ölümlere karşı yapılan protestonun  oldukça etkili olduğu gözlendi. Yürüyüş öncesi toplumsal baskının etkisini hisseden başbakan Cameron, bir açıklama yaparak 100 milyon sterlin yardım yapılacağını belirtmek zorunda kaldı. Ve nihayet kitlesel baskının yarattığı etki ile 2015 -2020 arasında 20 bin göçmenin Britanya’ya kabul edileceğine vurgu yaptı. Ne var ki çok sınırlı olduğu için belirtilen sayı hem komik hem de lafta kalacağına olan inanç çok güçlü. Arkasında yapılan açıklama ile 18 yaşına gelen yetim ve öksüz çocukların yurtdışı edileceği açıklanması toplum kuruluşlarının sert tepkisini çekti. 

Hükümetin tüm bu olup-biten alaycı ve lakayt yaklaşımı dolayısıyla on binlerce insan hükümeti protesto ederek yürüyüş düzenlendi. 

Bilindiği gibi, BM açıklamasına göre bu yıl 2 bin 400 kişi, geçtiğimiz yıl ise 3 bin 279 kişi Akdiniz in derin sularına gömüldü.  Bu ise tam bir soykırım niteliğindedir. 

Çocuk ölümlerinin bir drama dönüşen göçmen krizinde en acı ve dikkati çeken olay 3 Yaşındaki Aylan Kurdi olmuştu.  

  

 

 

 

Önceki İçerikAvusturya’da binler haykırdı; Kürt halkı yalnız değildir
Sonraki İçerikCizre’nin direniş ateşi Sur’da yankılanıyor