Aralarında DKH’lilerin de olduğu Ovacık’lı kadınlar Özgecan Aslan nezdinde kadın katliamlarına ve şiddetin her türlüsüne karşı seslerini yükselttiler
DERSİM (18.02.2015)- Demokratik Kadın Hareketi (DKH)’nin de bileşeni olduğu Ovacık Kadın Platformu’nun çağrısıyla saat 15.00’te bir araya gelen yüzlerce kadın, Özgecan Aslan’ın tecavüz edilerek katledilmesi nezdinde devlet eliyle teşvik edilen kadın katliamlarına ve şiddetin her türlüsüne karşı seslerini yükselttiler. “’Kadınım, kendi savaşımın savaşçısıyım, T.C.avüze Dur de!, Özgecan’ımız için adalet Yoksa İsyan Var” pankartları arkasında bir araya gelen kadınlar, Özgecan’ın fotoğrafları ve “Katil devlet hesap verecek”, “Erk’ek katlediyor, devlet koruyor”, “T.C.avüze dur de”, “Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizimdir” ,“T.C.avüzcüsünü koruyor”, “Anaların öfkesi katilleri boğacak” slogan ve dövizleriyle erk’ek zihniyetine karşı öfkelerini haykırdılar.
“Kadın düşmanlığı, tecavüz ve katliamlar bir hastalık değil, erkek egemen sistemin politikasıdır”
İlçe merkezinde gerçekleştirilen yürüyüşün ardından yapılan basın açıklamasında, ırkçılık gibi, kadın düşmanlığı, tecavüz ve katliamların da bir hastalık olmadığı, bizzat erkek egemen devlet zihniyetiyle toplumsal bir olgu haline getirilen sistemli bir politika olduğu ve devletin bugün tam da bir taciz-tecavüz şebekesi gibi çalıştığı ifadelerine yer verildi. Devletin toplum üzerinde kullandığı medya, yargı organları gibi bütün aygıtları ve “kadın erkek eşitliği fıtrata ters” diyen erk’ek zihniyetiyle, kadın katliamlarının, şiddetin, taciz ve tecavüzün meşru kılındığı ve teşvik edildiği hatırlatıldı. Kadının en temel haklarının tehdit altında olduğu, erk’ek zihniyeti üzerinden yükselen bu sistemin çarklarına müdahale edilmedikçe Hatica Vanlı, Leyla Salman, Bircan Çatal ve Özgecan’ların ne ilk ne de son olacağı ifade edildi. Evde, sokakta, iş yerinde, toplumsal yaşamın her alanında sınıf rollerini oynayanlara karşı, Özgecan’ın ve katledilen tüm kadınların öfkesiyle her yerde öfkelerini, isyanlarını, direnişlerini yayarak sokakları ve meydanları boş bırakmayacaklarını haykıran kadınlar, hesap sormak için tüm kadınları en geniş birlikteliklerle örgütlenerek kadının sesini yükseltmeye çağırdılar.
