Aralarında Demokratik Haklar Federasyonu (DHF)’nun da olduğu devrimci-demokratik kurumlar, 19 Aralık Katlimı’nı protesto etmek için Taksim Tünel’den Galatasaray Lisesi önüne yürüyüş düzenledi
İSTANBUL (19.12.2014)- Aralarında Demokratik Haklar Federasyonu (DHF)’nun da olduğu devrimci-demokratik kurumlar, saat 18.30’da Taksim Tünel’de “‘Hayata Dönüş’ Katliamı Devam Ediyor” , “19 Aralık Katliamının Sorumluları Yargılansın” ve “19 Aralık Katliamını Unutmadık Unutmayacağız” pankartları arkasında bir araya gelerek Galatasaray Lisesi’ne yürürken katliamı protesto etti.
Yürüyüş sırasında “Anaların öfkesi katilleri boğacak” , “Devrim şehitleri ölümsüzdür” , “Katliamın hesabını soracağız” , “Tecrit işkencesine son” dövizleri taşınırken, “Bedel ödedik bedel ödeteceğiz” , “Önderimiz İbrahim Kaypakkaya” , “Devrimci tutsaklar onurumuzdur” , “Yaşasın 19 Aralık direnişimiz” ve 19 Aralık Katliamı’nda ölümsüzleşen devrimcilerin isimleri okunarak “yaşıyor” sloganları atıldı.
‘Katliamlar devlet geleneğidir’
Yürüyüşün ardından kurumlar adına yapılan basın açıklamasında, katliamda birinci dereceden sorumlu olanlara üstün hizmet madalyasının verilerek ödüllendirildiği ve katliamların devlet geleneği olduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi: “Siyasi iktidarı temsil eden yetkililerin açıkça ifade ettiği gibi Milli Güvenlik Kurulu’nda karar alınıp bir yıl boyunca hazırlığı yapılan, binlerce asker ve polisin katıldığı, binlerce mermi ve bombanın kullanıldığı bir katliam yapıldı. Onlarca devrimci tutsak yaşamını yitirdi, yüzler tutsak ağır biçimde yaralandı. ‘Operasyonun’ amacı olan F Tipi Hapishaneleri’ne zorla götürülen tutsakların, sürdürdüğü süresiz açlık grevi ve ölüm orucu eylemleri sonrasında onlarca devrimci tutsak yaşamını yitirdi, yüzlercesi sakat bırakıldı.
Sonradan ortaya çıkan Özel Harekât Planları’nda anlaşıldı ki devlet, düşmana karşı savaşa hazırlanır gibi büyük bir saldırı hazırlığı yapmış, özel tatbikatlar ve eğitimlerde yetiştirilen Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı’na bağlı komandoların öncülüğünde, ‘müdahale’ ekipleri oluşturmuş, helikopterlerle, iş makineleriyle, her türlü silah, bomba ve halen ne olduğu tespit edilemeyen kimyasallarla bu ‘operasyonu’ gerçekleştirmiştir.”
