Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi önünde toplanan Tecride Karşı Mücadele Platformu (TKMP) Mart ayında hapishanelerde yaşanan hak gasplarına dikkat çekti
İSTANBUL (22. 04. 2013)- TKMP bileşenleri Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi önünde bir araya gelerek Nisan ayında hapishanelerde yaşanan hak gasplarına ve hukuksuzluklara dikkat çekti.
“Demokratikleşme” yalanlarına karşı devletin çıkardığı yasalar ve yargı mekanizmalarının saldırılara dayanak hazırladığını, bu saldırılardan güç alan hapishane idarelerininse keyfi uygulamalarını boyutlandırdığını açıklayan TKMP, geçtiğimiz ay yaşanan bazı hak gasplarıyla ilgili şu açıklamada bulundu: “Ankara Sincan F Tipi Hapishanesi’nde tutsak görüşüne giden arkadaşların görüşü keyfi dayanaksız bir şekilde engelleniyor. Bu zindanda saldırıların kazandığı boyut dikkat çekicidir. Kırıkkale F Tipi Hapishanesi’nde sohbet hakkı 10 saat olması gerekirken 6 saat uygulanmaktadır. Açık görüş haftası ve ‘arama’ yapıldığı günler bahane edilerek o günler denk gelen sohbetimiz iptal edilmektedir. Sağlık hakkı,11 Mart’ta varikosel ameliyatı olan Yusuf Kenan Dinçer ameliyat sonrası hijyenik olmayan sağlıksız koşullarda tutulması ve bir gün kaldığı hastanede mahkum koğuşunda kirli nevresim ve battaniye kullanmaya zorlanmakta ve diyet raporuna rağmen diyet verilmemektedir. Kanser hastası Mete Diş, tedavisi engellenerek katledilmek istenmektedir.”
Yapılan açıklamada 19–22 Aralık 2000’de gerçekleştirilen katliam sonrası yürürlüğe sokulan F Tipi uygulaması 13 yılını doldururken devrimci ve yurtsever tutsaklar üzerinde istenilen sonucu alınamadığı için devletin kitap sınırlamasıyla, 
fiziki imha, arkadaş görüş sınırlamasıyla, devrimci tutsaklar teslim almaya çalıştığına değinilerek “Adalet Bakanlığı şunu çok iyi bilsin, direnişi seçenler yenilse de asla yok olmazlar, yeniden ayağa kalkarlar. Ancak egemenler şunu çok iyi bilir ve bilmeli ki: Bu saldırılar hiçbir işe yaramadı/yaramayacak. Asla düşüncelerimizden ve ideallerimizden vazgeçmeyeceğiz.” denildi.
Daha önce hapiste yatanlar görüşçü olamıyor(!)
TKMP Nisan ayı hak gaspları raporunun okunmasının ardından ölüm orucu gazisi Nihat Göktaş da bir açıklama yaparak Ankara Sincan Kapalı Hapishanesi’nde görüşüne gittiği bir tutsakla daha önce hapiste yattığı ve dolayısıyla ‘sakıncalı’ olduğu iddiasıyla görüştürülmediğini açıkladı. Yeni bir saldırıyla karşı karşıya olunduğunu ve bu uygulamanın bir yasaya dayandığı için diğer hapishanelere de yayılacağını düşündüğünü ifade eden Göktaş, “Bunun tecridin en ince, en üst boyutu olduğunu düşünüyorum.” dedi. Göktaş hapishanelerde tutsakların ailelerinden başka kimseyle görüştürülmemesini hedefleyen bu uygulamanın kesinlikle kabul edilemez olduğunu belirtti.
TAYAD: Devrimci anneler ve devrimci avukatlar serbest bırakılsın
Her pazartesi olduğu gibi Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi önünde eylem yapan TAYAD’lılarsa devrimci anneler ve devrimci avukatların serbest bırakılmasını talep etti. TAYAD adına yapılan açıklamada TAYAD’lı Ünzile Araz’ın 
katledilmek istenen bir devrimciyi hastane önünde beklediği için 4 gün gözaltında tutulup tutuklanmasının, Antalya Özgürlükler Derneği çalışanı Yurdagül Gümüş’ün mahallelerde uyuşturucu çetelerine, fuhuşa, yozlaşmaya karşı durduğu için dernek baskınında gözaltına alınmasının, 18 Ocak günü olan baskınlarda ÇHD ve Halkın Hukuk Bürosu avukatları olan Av. Naciye Demir ve Av. Şükriye Erden’in direnen işçilerin avukatları oldukları için tutuklanmalarının yasadışı olduğuna değinilerek “Faşist AKP iktidarı operasyonlarla, baskınlarla, tutuklamalarla ve satılık, yandaş medyasıyla bu mücadeleyi veren onurlu insanları bitiremeyeceklerini dün 550 bin kişilik halk korosuyla gösterdik.” ifadeleri kullanıldı. TAYAD’lılar türküler eşliğinde çektikleri halaylarla eylemlerini sonlandırdılar.
